3 Mayıs tarihi itibarıyla İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) tarafından açıklanan baraj doluluk oranları, kentin su kaynaklarındaki durumu gözler önüne seriyor. Türkiye'nin en büyük şehri olan İstanbul, artan nüfus ve iklim değişikliği nedeniyle su kaynaklarının yönetimi konusunda büyük zorluklarla karşı karşıya kalabilir. İSKİ’nin raporlarına göre, özellikle son yıllarda yaşanan kuraklık dönemleri, barajlarda su seviyelerinin kritik seviyelere düşmesine neden oldu. İşte bu güncel durumu yakından inceleyelim.
İstanbul’da toplamda 10 adet baraj bulunuyor. Bu barajların her biri, şehrin su ihtiyacını karşılamak üzere önemli bir rol oynuyor. 3 Mayıs 2023 itibarıyla yapılan ölçümlere göre barajlarda ortalama doluluk oranı %45 olarak belirlenmişken, özellikle en büyük su havzalarından biri olan Ömerli Barajı’nın doluluk oranı %39 seviyelerine geriledi. Diğer barajların doluluk oranları ise şu şekildedir: Elmalı Barajı %50, Darlık Barajı %44, Alibeyköy Barajı %48 ve Terkos Barajı %31. Bu oranlar, şehrin su ihtiyacını karşılamak için alarmları çalmaya başlatıyor.
İstanbul’un temel su kaynağı olan barajların doluluk oranının bu kadar düşük olması, su krizinin kapıda olduğu anlamına gelebilir. Yerel yönetimler, bu durumla başa çıkmak amacıyla bir dizi önlem almayı planlıyor. Su tasarrufu teşvik edilmeli, sulama sistemleri gözden geçirilmeli ve su tüketimi alışkanlıkları değiştirilmelidir. Ayrıca, yağmur suyunun geri kazanım sistemlerinin kullanılması da önemli bir adım olarak öne çıkıyor. İSKİ, vatandaşı bilinçlendirme amacıyla çeşitli kampanyalar düzenleyerek, suyun nasıl tasarruf edileceği hakkında eğitimler vermeyi hedefliyor.
Öte yandan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından son yıllarda yapılan yatırımlar da su kaynaklarının verimliliğini artırmaya yönelik çalışmalar arasında yer alıyor. Su arıtma tesisleri, eskiyen altyapının yenilenmesi ve yağmur suyunun depolanması gibi projeler, şehirde su tasarrufuna yardımcı olmaktadır.
Sonuç olarak, İstanbul’da su kıtlığı ile mücadele etmek için her bir bireyin üzerine düşeni yapması büyük önem taşıyor. Günümüzde iklim değişikliği, su kaynaklarının daha da azalma riskini artırıyor. Dolayısıyla, hem bireylerin hem de yerel yönetimlerin sürekli bir iş birliği içinde hareket etmesi gereklidir. Barajlardaki doluluk oranları düşünülünce, çok geç olmadan önlemler alınmalı ve su kaynaklarımızı koruma bilinci geliştirilmelidir.
İstanbul'da su krizi konusunda takip edilmesi gereken bir diğer önemli konu da mevsimsel yağış durumu. Eğer yaz aylarında beklenen yağmur yağmazsa, şehirde ciddi bir su sıkıntısı baş gösterebilir. Bu nedenle yağışların, barajlardaki doluluk oranlarını nasıl etkileyeceği kritik bir öneme sahiptir.
Son olarak, su krizinin yaşanmaması için tüm İstanbulluların bu konuda hassasiyet göstermesi büyük bir ihtiyaç. Akıllı su tüketimi ile bu krizin üstesinden gelinmesi mümkün olacaktır. İlerleyen günlerde, İSKİ ve İBB tarafından yapılacak açıklamaları takip etmek, barajlardaki su seviyeleri hakkında güncel bilgi sahibi olmak açısından büyük önem taşımaktadır.