Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in mezarının camlarla çevrilmesi, örgüt içindeki çatlakları açığa çıkararak yeni bir kriz doğurmuş durumda. Gülen’in vefatının ardından, mezarının çevresinde yapılan bu güvenlik önlemleri, hem örgüt üyeleri arasında hem de toplumda geniş yankılar buldu. FETÖ'nün geçmişteki uygulamaları ile bugünkü tutumları arasındaki tutarsızlıklar, bu tartışmanın merkezine yerleşti.
FETÖ'nün lideri Fetullah Gülen, uzun yıllar boyunca ABD'de sürgünde yaşamıştı. 2023 yılında vefat ettiği haberinin ardından, mezarı Pennsylvania'da bulunuyor. Gülen’in mezarının korunması amacıyla camlarla çevrilmesi, özellikle örgüt yöneticileri tarafından 'saygı duruşu' olarak tanımlansa da birçok FETÖ mensubu bu uygulamayı sorgulamaktan geri kalmadı. Bazı taraftarlar, bu durumun 'bir idolün kutsanması' olarak algılarken, diğerleri ise Gülen'in gerçek mirasının tartışılmasına neden oldu.
Örgüt içindeki tartışmaların derinleştiği bu dönemde, camlarla çevrili mezar etrafında düzenlenen anma törenleri de yoğun ilgi gördü. Ancak, anmalara katılanların sayısındaki düşüş, örgüt içindeki huzursuzluğun bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Yıllar boyunca yürütülen propaganda faaliyetleri sonucunda güçlenen FETÖ, Rafael Vargas isimli bir temsilcisini mezar törenlerine göndermekte ve sosyal medyada bu etkinlikleri paylaşmakta kararlı. Ancak tüm bunlar, örgüt içindeki bölünmelere çözüm getirmekte yeterli olmuyor.
Gülen'in vefatından sonra FETÖ içinde miras ve vasiyet konusundaki belirsizlikler gündeme geldi. Birçok örgüt yöneticisi, Gülen'in mirasının nasıl yönetileceği konusunda farklı görüşlerde birleşemedi. Farklı fraksiyonlar, hangi liderin veya grubun Gülen'in ideallerini en iyi temsil ettiğini iddia ederken, bu da kısa vadeli çatışmaları beraberinde getirdi. Kimileri, örgüt içerisinde bir liderin yükselmesi için bu durumun istismar edilebileceğinden endişe ederken, diğerleri ise bu tartışmanın örgütü parçalayabileceği uyarısında bulunuyor.
FETÖ'nün Türkiye'deki faaliyetlerinin durdurulması ve liderlerinin birer birer gözaltına alınması sonrasında, örgüt mensupları kendi aralarında 'kim kimin ardında?' sorusunu sormaya başladılar. Bu tür belirsizlikler, örgüt ağı içindeki dayanışmayı zayıflatırken, aynı zamanda cam mezar çevresindeki tartışmaların da artmasına neden oldu. FETÖ üyelerinin, Gülen'in liderliği altındaki mirası ve idealleri nasıl koruyacakları, oldukça tartışmalı bir konu haline geldi.
Örgütün liderleri, bu krizin çözümü için çeşitli stratejiler geliştirmekte zorlanıyor. Gülen’in idealleri ve öğretileri etrafında birleşmeyen grupların sürekli bir çatışma halinde olması, cam ile çevrili mezarın etrafındaki tartışmaları bir adım öne taşıyor. Görünüşe göre bu süreç, FETÖ'nün ne kadar dağınık bir yapıya sahip olduğunu gözler önüne seriyor. Zira daha önceki dönemlerde, benzer sorunlar, grup içindeki birlik ve beraberliği sağlamaktan çok, bireysel çıkarların ön plana çıkmasıyla sonuçlandı.
Sonuç olarak, FETÖ elebaşının mezarının camlarla çevrilmesi ile başlayan bu tartışmalar, örgütün geleceği hakkında önemli ipuçları barındırıyor. Miras ve vasiyet konularındaki karmaşa, örgüt mensuplarının birleşme isteğini zayıflatırken, cam mezar çevresinde düzenlenen anmalara olan katılımın azalması, FETÖ'nün şu anki durumu hakkında düşündürücü bir tablo sunuyor. Gelecek süreç içerisinde bu ayrışmaların nasıl şekilleneceği ve örgütün başındaki liderlerin kimler olacağı, merakla bekleniyor.