Dünyanın en yaşlı doktoru olarak bilinen 102 yaşındaki Dr. Maria Rigomez, sadece uzun yaşamıyla değil, aynı zamanda sağlıklı yaşam tarzıyla da dikkatleri üzerine çekiyor. Kerim Doctoral gibi birçok kişi, bu olağanüstü kadının hayatına dair merak edilen sorulara cevap arıyor. İşte, Dr. Rigomez'in sağlıklı yaşamını sürdürebilmek için izlediği dört kritik sır ve bu sırların ardındaki bilimsel temeller.
Dr. Rigomez, “Ne yediğiniz, ne kadar uzun yaşayacağınızı belirler” diyor. Bu çerçevede, diyetine özen gösteren doktor, aşağıdaki alışkanlıkları hayatının merkezine yerleştirmiş:
Dr. Rigomez, dengeli beslenmenin yalnızca fiziksel sağlığı değil, aynı zamanda zihinsel sağlığı da geliştirdiğini vurguluyor. Kısacası, zihin-beden bağlantısının öneminin altını çiziyor.
Uzun yaşamın diğer bir sırrı ise düzenli fiziksel aktivite. Dr. Rigomez, her gün en az bir saat yürüyüş yaptığını belirtiyor. Çeşitli egzersiz türlerini hayatına dahil ederek, hem fiziksel hem de ruhsal sağlığını koruduğunu ifade ediyor. Fiziksel aktivitenin bilimsel açıdan faydaları ise saymakla bitmiyor. Kas ve eklem sağlığını korumanın yanı sıra, endorfin salgılayarak ruh halini iyileştirmek ve stres seviyelerini düşürmek adına son derece etkili bir yöntem.
Antrenmanlarına yoga ve tai chi gibi esneme hareketlerini de dahil eden Dr. Rigomez, bu aktivitelerin vücut esnekliğini artırdığına ve zihinsel rahatlama sağladığına dikkat çekiyor. Aynı zamanda bu tür egzersizlerin yaşlı bireylerde dengeyi sağlamanın yanı sıra düşünsel ve fiziksel olarak genç kalmalarını da kolaylaştırdığını belirtiyor.
Dr. Rigomez, sağlıklı ilişkiler kurmanın ve sürdürmenin uzun yaşam üzerindeki etkisini asla göz ardı etmiyor. Sosyal bağların güçlendirilmesini öneriyor ve tek başına yaşamanın tehlikelerine dikkat çekiyor. Arkadaşlıklar ve sosyal etkileşimler, yalnızlık hissini azaltarak, stresle başa çıkma yeteneğini artırıyor. Araştırmalar, güçlü sosyal bağlantılara sahip olan kişilerin daha az depresyon yaşadığını ve daha uzun yaşadıklarını gösteriyor.
Bu bağlamda Dr. Rigomez, yerel toplum etkinliklerine katılmayı, hobiler edinmeyi ve gönüllü çalışmalar yapmayı öneriyor. Özellikle gençlerle etkileşimde bulunmanın, yaşlı bireylerin yaşam kalitesini artırdığına dair bir inancı var. Bu tür aktiviteler, yalnızca keyif vermekle kalmıyor, aynı zamanda bireylere yeni beceriler kazandırıyor ve zihinsel olarak aktif kalmalarını sağlıyor.
Dr. Rigomez’in dördüncü ve en önemli yaşam sırrı ise pozitif düşünce ve sürekli öğrenme. Olumlu düşünmenin stres düzeyini düşürdüğünü ve bedenin genel sağlık durumunu iyileştirdiğini belirtiyor. Zihinsel esnekliğin önemine dikkat çekerek, sürekli öğrenme faaliyetlerinin yaşlanmayı geciktirebileceğini ifade ediyor. Kitap okumak, yeni diller öğrenmek veya farklı hobi kurslarına katılmak, zihnin aktif kalmasına yardımcı oluyor.
Dr. Rigomez, aynı zamanda meditasyon ve derin nefes alma tekniklerinin ruh sağlığını nasıl etkilediğini çok iyi biliyor. Pozitif düşünce pratiği, sadece ruhsal değil, fiziksel sağlığı da iyileştiriyor. Günlük hayattaki olumsuzluklarla başa çıkmanın en iyi yollarından biri olduğunu ifade ediyor.
Özetle, Dr. Maria Rigomez’in uzun ve sağlıklı yaşamının ardındaki bu dört sır; dengeli beslenme, düzenli fiziksel aktivite, sosyal bağların güçlendirilmesi ve pozitif düşünce pratikleri, klasik sağlık önerilerinin ötesinde, dikkatle uygulanması gereken yaşam tarzı değişiklikleridir. Bu içerikler, yaşam kalitesinin artırılması ve sağlıklı bir yaşam sürdürülmesi adına ilham verici bir yol haritası sunuyor. Dr. Rigomez’in hayatı, bize yaşın yalnızca bir sayı olduğunu ve sağlıklı, mutlu bir yaşam için atılacak adımların her zaman mümkün olduğunu hatırlatıyor.