Modern dünyanın hızlı değişimleri, insanları hem mesleki hem de yaşam biçimlerinde yeni arayışlara yönlendiriyor. Özellikle genç nesil, geçmişten gelen bilgilerle birleşen yenilikçi yaklaşımlar arıyor. Bu doğrultuda, tarım sektörü de genç girişimcilerin radarında. Tam da bu noktada, dedesinin nasihatleriyle tarıma adım atan 25 yaşındaki Ali Yıldız dikkatleri üzerine çekiyor. Ali, dedesinin torunu olarak ezber bozan bir yolda ilerliyor ve büyük hedefleri bulunuyor: 1 ton ürün üretimi. İşte, dedesiyle olan bağı ve kendi girişimcilik hikayesi üzerinden, tarım alanındaki modern mücadelesi...
Ali Yıldız, küçük yaşlarından itibaren dedesi Hasan Yıldız’ın tarım konusundaki engin bilgeliğinden bahsetmenin, hayatında büyük yer kapladığını belirtiyor. Dedesinin tarlada, doğada ve üretimde geçirdiği zaman, ona sadece tarımı değil, aynı zamanda hayatın değerlerini de öğretmiş. Küçüklüğünden beri, ziraatın sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı olduğunu anlayan Ali, "Daha küçüktüm, dedemin yanında tarlada çalışırken, bana her zaman 'toprakla cilalı bir yaşam sürdüreceksin; ona mendil gibi bakarsan, sana da özünü verir' derdi." diyor. İşte bu sözler, genç girişimcinin ilgisini tarıma yönlendiren anahtar cümleler olmuştur.
Ali şimdi, dedesinin öğretilerinin ışığında modern tarım tekniklerini harmanlayarak, hedefini belirliyor: 1 ton ürün üretimi. Günümüzde tarım haliyle teknolojik gereksinim ve çevresel faktörlere daha çok dikkat edilmesi gereken bir alan. Ali, bunun bilincinde olarak, yenilikçi yöntemler kullanmayı planlıyor. Akıllı sulama sistemleri, toprak analizi yapan cihazlar ve enerji verimliliği sağlayacak yeni teknolojilerle tarlasını modernize etmeye karar vermiş. "Dijitalleşmenin tarıma olan katkısı çok büyük. Önümüzdeki yıl, ekipman ve yöntemlerimizi modern hale getirerek, hedefimizi başarmayı ümit ediyoruz." diye belirtiyor.
Ali'nin girişimi sadece kendi hayatını etkilemekle kalmıyor; aynı zamanda yerel halkın da dikkatini çekiyor. Girişimçi, "Amacım sadece kendi ekonomimi değil, köyümdeki diğer gençlerin de tarıma ilgisini artırmak. Onlarla birlikte büyümek istiyoruz." diyor. Yerel gençlerle birlikte eğitim programları düzenlemeyi ve dedesinin bilgeliğini aktarmayı hedefliyor. Ali, köylerindeki gençleri ziraat alanında bilgilendirirken, dedesinin öğretilerinin yanı sıra modern tarım tekniklerini de paylaşmayı planlıyor.
Şu anki durumu, toprağın sunduğu potansiyeli ve topluma katkıyı göz önünde bulundurunca iç açıcı bir duruma işaret ediyor. "Tarımın geleceği, gençlerin ellerinde. Bizler, dedelerimizden aldığımız bilgileri ve deneyimleri, modern teknoloji ile birleştirerek tarımı daha sürdürülebilir hale getirebiliriz." ifadeleriyle genç girişimci, umudunu ve kararlılığını vurguluyor. Dedesinin öğütleri ile çıkmış olduğu bu yolda, hem kendine hem de çevresine katkı sağlaması, onu sadece bir tarımcı değil, aynı zamanda ilham verici bir lider konumuna da getiriyor.
Sonuç olarak, Ali Yıldız, dedesinin bilgi ve deneyimlerinden ilham alarak çıktığı yolda, azim ve kararlılıkla ilerliyor. Hedefi olan 1 ton üretim, sadece bir rakam değil; bu aynı zamanda toplumsal bir dönüşüm, farklıların mümkün olduğunu gösteren bir örnek. Geçmişle günümüzü harmanladığı bu serüven, genç nesil için de örnek bir model oluşturacak gibi görünüyor. Ali’nin hikayesi, tarım alanında gençlerin neleri başarabileceğinin kanıtı niteliği taşıyor ve belki de geleceğin tarımcılarını bir yerde buluşturacaktır.